“TEKNOLOJİK GELİŞMELER NİTELİKLİ ÜRETİME İMKAN SAĞLAYACAK”
Kirişci, geriden gelmenin de kimi zaman avantaj olabileceğini vurgulayarak, Türkiye’nin geçmiş tecrübelerden faydalanarak daha süratli yol alabileceğini söylemiş oldu.
Türkiye’nin teknoloji alanında geldiği noktaya ilişkin örnekler veren Kirişci, şunları kaydetti:
“Teknoloji, bilim devamlı kendini yeniliyor, bu tarz şeyleri ıskalamamamız, bunlara uygun davranışlar sergilememiz lazım. Bu teknolojiye direnmek yerine suni zeka ile ilgili lüzumlu adımları zamanında ve dozunda atıyor olmamız lazım. Suni zekadaki gelişmeyi sağlayacak olan insanların alın teri değil akıl teri olacaktır. Akıl terini de o robotik yapı değil insanoğlu dökecektir. Dolayısıyla suni zeka istihdamı geriletiyor benzer biçimde olsa da yeni istihdam alanlarının önünü açacaktır. Bu teknolojik gelişmeler daha nitelikli bir üretimi yapmamıza olanak elde edecektir.”
Kirişci, Bakanlık olarak teknolojiye duyarlı olduklarını ve tarımın stratejik öneminin Kovid-19 salgınında ve Rusya-Ukrayna Savaşı sürecinde daha iyi anlaşıldığını belirterek, “Teknoloji mühim fakat ziraat da mühim. En güzeli teknoloji ile tarımı en üst düzeyde buluşturmak ve her türlü hassasiyeti sergilemektir. Çevreyi gözeten kaliteyi artıran ve verimi en üst noktalara taşıyan teknolojileri kullanmamız gerekiyor.” değerlendirmesinde bulunmuş oldu.
“HEM GELİŞTİREBİLECEK HEM DE ZORLAYACAK GÜÇTE”
Cenup Kore’nin Ankara Büyükelçisi Lee Won Ik ise suni zekanın insanları hem geliştirebilecek hem de zorlayacak bir güçte bulunduğunu ifade ederek, “Teknolojileri geliştirmek mühim fakat bizim suni zekayı iyi mi kullandığımız ve kendimizi iyi mi geliştirdiğimiz de mühim.” diye konuştu.
Kendi ülkesinde de AIPA benzer biçimde oluşumlar olduğundan bahseden Lee, suni zekanın 2 ülkenin ilişkilerinin gelişmesinde mühim bir mevzu olabileceğini söylemiş oldu.
AIPA Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Küçükşabanoğlu da suni zekanın ekonomiye ve istihdama etkilerine değinerek, Türkiye’nin dünyanın en büyük ilk 10 iktisat içinde yer alması hedefi doğrultusunda suni zekanın mühim bir etken olacağını dile getirdi.
Türkiye’nin yeni teknolojiler mevzusunda geri kalmaması gerektiğine dikkati çeken Küçükşabanoğlu, devlet, sivil cemiyet kuruluşları, akademi ve iş dünyasının suni zeka alanında beraber hareket etmesinin önemini altını çizdi.
Yoruma kapalı.